Çin Kültürünü oluşturan felsefelerin ortak yanı, mütevazi olmak, hırslardan ve ihtiyacimiz olandan fazlasını elde etme çabasından uzak durmaktır. Bu kültürden ve felsefelerden etkilenen/beslenen Feng Shui ve 4 Sütun öğretilerine göre ise mutlak güç ‘doğadır’ ve doğanın bir parçası olarak, ancak doğayla uyumlu yaşarsak mutluluğu ve huzuru yakalayabiliriz.
Doğayla uyumlu yaşamak için kurallarını bilmek ve ona göre davranmak gerekir. Çinliler, Iki temel teoriyi hayatın farklı alanlarında benimsemişler ve kullanmışlardır. Yin/Yang dualitesi ve 5 Element Teorisi, 6.000 yıllık geçmişe sahip belki de insanlık tarihinin es eski, en basit ama bir o kadar da etkileyici teorilerindendir. Çin tıbbından, felsefesine, metafizik konularından, fiziksel egzersizlere kadar birçok farklı konunun, hatta Çin Takvimi ile gündelik hayatın dahi temeltaşı , altyapısı bu iki kavrama dayanmaktadır.
Yin/Yang kavramı ‘Tai Chi’ denen bu sembol ile ifade edilir. Beyaz kısım ‘Yang’, siyah kısım ‘Yin’dir. Yin/Yang sembolü, zıt güçlerin sonsuz değişimini anlatmaktadır. Enerjiyi(Qi-Chi) oluşturan da bu değişimdir. Enerji, Evren’deki herşeye hayat veren güçtür. Siyah’ın içindeki beyaz ve beyazın içindeki siyah nokta, zıt güçlerin birbirine dönüşme potansiyelini temsil eder. Siyah ve beyaz, düz çizgi ile bölünmemiştir. Bir kıvrım ile birbirlerine dönüşmektedir. Aslında Yin ve Yang, zıt güçler olmasına ragmen, birarada uyum içindedir ve birbirini tamamlar.
Yin/Yang kavramı basit ama bir o kadar da derin bir anlam taşır. Çin felsefesinde Evren’in başlangıcını temsil eder. Çinlilere göre ’Tai Chi’ den, yani yin ve yang oluşmadan önce dünya, hiçbirşeyin olmadığı, anlamsız bir boşluktu. Yani kadın-erkek, iyi-kötü, mutluluk-üzüntü, yanlış-doğru arasında bir fark yoktu. Tai Chi ile beraber herşey anlam kazanmaya başladı. Böylece, enerji/madde kavramı ortaya çıktı ve 5 Element (Ağaç-Ateş-Topral-Metal-Su) teorisi oluştu. 5 Element teorisi, yin ve yang etkileşiminin 5 farklı evresini, yani ‘Enerji’nin 5 değişik halini anlatmaktadır.